Yük taşımaya yarayan gemi…

Şilep,
Almanca: schlepp
Yük gemisi.
Yük taşımak için yapılan özel gemi.
Yük taşımaya yarayan gemi, yük gemisi.
Şilep, yük gemilerine verilen isimdir.
Yapımı lüks olmayan ve taşıma odaklı inşa edilmiştir.

Tamamen denizcilik ve taşımacılık ihtiyaçları üzerine kurulmuştur. Şilep içerisinde gemici kamaraları dışında her alan, taşımacılıkta değerlendirilmek üzere tasarlanmıştır. Çok hızlı olmayan şilep, ambar ağızlarındaki yük indirip kaldırmayı kolaylaştıracak vinçlere sahiptir.

Tatlı bulaşığı.

Türkçede “aşiret” anlamına gelen Fransızca kökenli bir sözcük…

Klan,
Fransızca: clan,
İngilizce: clan,
Almanca: Klan,
Rusça: rod (koçevoy)
Arapça, aşiret, (ﻋﺸﻴﺮﺕ).
Türkçede “aşiret” anlamına gelen Fransızca kökenli bir sözcük.
Aynı asıldan gelip birlikte yaşayan göçebe topluluk, kabile, boy.
Yakın ve uzak kız ve erkek çocuklar ve torunlar, nesil.
Kabile, oymak, göçebe halinde yaşayan ekseri bir soydan gelen cemaat.
En basit en ilkel toplum tipi
Yakın akraba, aile.
Cemaat, oymak.
Kabile, Boy.
Kavim, Nesil.

Klan,
Anne veya baba yoluyla aynı atadan geldiğine inanan, aynı kültürü paylaşan ve aynı coğrafi alanını kullanan, bu yüzden de aralarında sıkı bir bağlılık ilişkisi görülen küçük insan topluluğu, kabile, klan.

Ortak bir atadan geldiklerine inanan, kendi aralarında evlenmeyen, hem ana, hem de baba çizgisine göre düzenlenmiş, birbirleriyle akraba, birden çok büyük ailenin bir araya gelmesi sonucu oluşan toplumsal birlik.

Dil ve kültür yönünden büyük bir türdeşlik gösteren, birçok boydan oluşan, yapısındaki aileler arasında toplum, ekonomi, din, kan veya evlilik bağları olan göçebe veya yerleşik nitelikteki topluluk, oymak.

Bazı Türk Cumhuriyetlerinde; tayfa, uruk, uruv, uruğ, taypa.

Eski dilde mürettebat…

Taife,
Tayfa.
Arapça, taife, (ﻃﺎﺋﻔﻪ)
Mürettebat,
Arapça, Mürettebat, (ﻣﺮﺗّﺒﺎﺕ).
Gemi, uçak vb. taşıtlardaki görevlilerin tümü.
Gemi, uçak vb. görevli olan personelin tamamı.
Hususi bir sınıf meydana getiren insanlar.
Kavim, kabile.
Takım.
Grup halindeki insan topluluğu, bölük, fırka, takım, cemaat
Kabile, kavim.

Bir iş için görevlendirilmiş özel birlik.
Belirli aylık erzak ve ücretler, tahsisat.
Eski dilde yaratılmış bütün canlılar.

Dişi koyun …

Marya,
Yunanca, margia.
Marye,
Dişi koyun, Dişi hayvan.
Dayine,
Tubale,
İng. ewe, female sheep

Koyun (Ovis),
Caprinae alt familyası içinde bir gruptur. Ev hayvanı olarak tanıdığımız koyunun yanında birçok yabani türleri vardır.

Dünyanın hemen hemen her yerinde evcil ve yabani olarak yaşar. Boynuzlugiller ailesinden, tıknaz vücutlu, çift tırnaklı, geviş getiren memelilerdendir. 12-15 yıl yaşayabilen koyun, eti, sütü, yünü ve derisi için beslenirler. geviş getiren bir memeli. Erkeğine koç, dişisine marye, yavrusuna kuzu, bir yaşındakine toklu, iki yaşındakine şişek, üç yaşındakine ise ögeç denir.

Marya kelimesinin diğer anlamı:
Ağdan çıkarılıp denize atılan veya tayfaya bırakılan karışık türde ufak balık.

Koyun kelimesinin diğer anlamları:
Verilen buyruklara uyan, kendi kişiliğini gösteremeyen kimse, sürü.
Kollar arası, kucak,
Koruyucu, şefkatli çevre.
Göğüsle giysi arasına da koyun denir.

1 2