Babiali kalemlerinde katip…

Halife,
Arapça halife, (ﺧﻠﻴﻔﻪ).
Babiali kalemlerinde katip.
Babıali kalem amirlerinin ortak adı.
Osmanlı devlet dairelerinde kalemlerde çalışan katiplere verilen ad.
Osmanlı devletinde resmi dairelerde memurluk ve katiplik yapan kimse.

Arapça, birinden sonra gelmek anlamında kullanılan half, kelimesinden türetilmiştir.
Birinin yerine geçen kimse, vekil.
Öncekinin yerine geçen.
Birinin yerine geçen.
Halef, naib.
Eskiden mektep hocasının yanında bulunan ve ona yardım eden kimse, kalfa.
Bir tasavvuf büyüğünün yetiştirip, hayatında veya vefatından sonra insanları terbiye etmek ve talebe yetiştirmekle vazîfelendirdiği talebesi.

Babıali, yüksek kapı anlamındadır. Kapı kelimesi eskiden genellikle Türk hükümdarlarının sarayı için de kullanılırdı. Daha sonra devlet işlerinin görüldüğü yer olması bakımından sadrazam konaklarına da bu ad verildi. Sonraları Osmanlı devrinde sadrazam sarayına Paşakapısı (sadrazam sarayı) dendi ve kapı kelimesi son zamanlara kadar bu anlamda kullanıldı.

Babıali’nin çeşitli kalemlerine alınan katip namzetleri yıllarca burada çalışırlar, sonunda devlet memurluğuna katip olarak tayin edilirlerdi.

Hz. Muhammed’den sonra onun vekili olarak din ve dünya işlerinde bütün müslümanların önderi, aynı zamanda devletin reisi olan kişi, emirül müminin.
Hz Peygamberin vekili, müslümanların reisi.
Peygamberimizin vekili.
Yeryüzünde Allah’ın emirlerini yerine getirip Onun namına tasarrufta bulunan ve varlıklar üzerinde onun adına egemen olan insan.

Hz. Muhammed’in vekili olarak Müslümanların imamlığını ve din koruyuculuğunu yapmakla görevli kimse.
Hükümdar.
Osmanlı padişahlarının kullandıkları unvanlardan biri.
Çok iyi yetişmiş, eğitilmiş kimse.
Babıali tercümanı.
Babıali’nin yüksek memuriyetlerinden birinin adı.
Devlet dairelerinde yazı işlerinde çalışanlar.
Tanzimattan evvel kalem teşkilatı.
Yavuz Sultan Selim Han’ dan sonraki Osmanlı Padişahları hakkında kullanılmış bir tabirdir. Müslümanların halifesi demektir.Halife,
Arapça halife, (ﺧﻠﻴﻔﻪ).
Babiali kalemlerinde katip.
Babıali kalem amirlerinin ortak adı.
Osmanlı devlet dairelerinde kalemlerde çalışan katiplere verilen ad.
Osmanlı devletinde resmi dairelerde memurluk ve katiplik yapan kimse.

Arapça, birinden sonra gelmek anlamında kullanılan half, kelimesinden türetilmiştir.
Birinin yerine geçen kimse, vekil.
Öncekinin yerine geçen.
Birinin yerine geçen.
Halef, naib.
Eskiden mektep hocasının yanında bulunan ve ona yardım eden kimse, kalfa.
Bir tasavvuf büyüğünün yetiştirip, hayatında veya vefatından sonra insanları terbiye etmek ve talebe yetiştirmekle vazîfelendirdiği talebesi.

Babıali, yüksek kapı anlamındadır. Kapı kelimesi eskiden genellikle Türk hükümdarlarının sarayı için de kullanılırdı. Daha sonra devlet işlerinin görüldüğü yer olması bakımından sadrazam konaklarına da bu ad verildi. Sonraları Osmanlı devrinde sadrazam sarayına Paşakapısı (sadrazam sarayı) dendi ve kapı kelimesi son zamanlara kadar bu anlamda kullanıldı.

Babıali’nin çeşitli kalemlerine alınan katip namzetleri yıllarca burada çalışırlar, sonunda devlet memurluğuna katip olarak tayin edilirlerdi.

Hz. Muhammed’den sonra onun vekili olarak din ve dünya işlerinde bütün müslümanların önderi, aynı zamanda devletin reisi olan kişi, emirül müminin.
Hz Peygamberin vekili, müslümanların reisi.
Peygamberimizin vekili.
Yeryüzünde Allah’ın emirlerini yerine getirip Onun namına tasarrufta bulunan ve varlıklar üzerinde onun adına egemen olan insan.

Hz. Muhammed’in vekili olarak Müslümanların imamlığını ve din koruyuculuğunu yapmakla görevli kimse.
Hükümdar.
Osmanlı padişahlarının kullandıkları unvanlardan biri.
Çok iyi yetişmiş, eğitilmiş kimse.
Babıali tercümanı.
Babıali’nin yüksek memuriyetlerinden birinin adı.
Devlet dairelerinde yazı işlerinde çalışanlar.
Tanzimattan evvel kalem teşkilatı.
Yavuz Sultan Selim Han’ dan sonraki Osmanlı Padişahları hakkında kullanılmış bir tabirdir. Müslümanların halifesi demektir.

İslam devletlerinde hükümdar, vali, kadı gibi devlet ricalinin vekili…

Naib,
Naip,
Arapça Naib, (ﻧﺎﺋﺐ).
Arapça naib, birinin yerine geçmek anlamındaki nevb sözcüğünden türetilmiştir.
İslam devletlerinde hükümdar, vali, kadı gibi devlet ricalinin vekili.
Bir makamın sorumluluğunu asıl sahibi yerine geçici bir zaman için yüklenen, ona vekalet eden kimse, vekil.
Kadı vekili.
Hac ibadetinde birine vekalet eden.
Vekil olarak birinin yerine geçen ve yerine geçtiği kişi adına işleri yürüten kişi.
Tahtta hükümdar olmadığı zaman veya hükümdarın çocukluğu sırasında devleti yöneten kimse.
Vekil, birinin yerine geçen, kadı vekili, şeriata göre hükmeden hakim.
Vekil, birinin yerine geçen.
Şeri mahkemelerde hakimlik yapan kimse, kadı.

Bir ailenin erkek çocuğunu, yetiştirilmesi için başka bir ailenin yanına vermesi durumunda bu ikinci ailenin reisine verilen ad …

Atalık,
Ataya yakışır davranış, babalık.
Atabey, vasi, devlet naibi.
Baba gibi gözeten, koruyan kimse.
Üvey baba.
Babalık yapan herhangi bir kişi.
Kayınbaba.
Bir ailenin erkek çocuğunu, yetiştirilmesi için başka bir ailenin yanına vermesi durumunda bu ikinci ailenin reisine verilen ad.

Bir ailenin erkek çocuğunu, yetiştirilmesi için başka bir ailenin yanına vermesi durumunda bu ikinci ailenin reisine verilen ad …

Atalık,
Ataya yakışır davranış, babalık.
Atabey, vasi, devlet naibi.
Baba gibi gözeten, koruyan kimse.
Üvey baba.
Babalık yapan herhangi bir kişi.
Kayınbaba.
Bir ailenin erkek çocuğunu, yetiştirilmesi için başka bir ailenin yanına vermesi durumunda bu ikinci ailenin reisine verilen ad.

Hindistan' da prenslere verilen unvan …

Raca,(Fr. raja, İng. Rajah).
Hindistan’da prenslere verilen unvan.
Mihrace, Naib, Naam.
Hindistan’da küçük hükümdarın sanı.
Hindistan’da kral ve imparatorlara verilen san.

Rani,
Hindistan’ da kraliçe ve prenslere verilen ad.

Mihrace,
Hindistan’ da Küçük prenslere verilen unvan.

Raca,
Hint prenslerine verilen ad.

Mihraceler, İpek ve Baharat yolunu kontrol ederek ticaretten pay alır, kervanları denetlerlermiş. Kervan ticareti yaparlar, ipek, kıymetli taş, mermer, vs. ile uğraşırlar, diğer Prensliklerle de işbirliği halinde çalışırlarmış.