Sivas ilinde ortaya çıkarılan en büyük Hitit kenti…

Sarissa,
Samuha,
Sarissa Antik Kenti.
Altınyayla
Kuşaklı höyüğü,
Sivas ilinde ortaya çıkarılan en büyük Hitit kenti.
Sivas, Altınyayla İlçesi, Başören köyünde, Ak kuzulu mezrasındadır. Sivas il merkezine, 60 km. uzaklıktadır. Sivas-Şarkışla yolu üzerinden gidilebilir.

Yapılan arkeolojik kazılar sırasında, ele geçen amorf vaziyetteki bir seramik parçası üzerindeki hiyeroglif yazının okunması ile, kentin adının Sarissa olduğu öğrenilmiştir. Yöre halkının, buraya kuşaklı demesinin sebebi ise, burada bulunan surlardır. Kuşaklı örenyeri olarak bilinen Sarissa, Hititlerin önemli yerleşimlerinden ve büyük kentlerindendi.

Yapılan kazılarda büyük bir tapınak, bir mektup, çömlekten yapılmış ikiz boğa Rhyton heykeli ve çeşitli tabletler bulundu. MÖ 1285 yılında Mısırlılar ile Hititler arasında yapılan tarihin devletler arası ilk barış anlaşması olan Kadeş Anlaşması metninde, Sarissa’ nın Fırtına Tanrısı şahitlik etmiştir ifadesi yer alıyordu.

Kutsal ikiz boğalar heykeli, Sivas, Arkeoloji Müzesinde sergileniyor. Bir birine yapışık olarak bulunan boğaların birinin iyiliği birinin ise kötülüğü temsil ettiği biliniyor. Hurri ve Şerri isimli boğalar, Fırtına tanrısı Teşub’ un hizmetkarı olup arabasını taşıdığı sanılıyor.

Babillilerin sıvıları ölçmekte kullandıkları bir hacim ölçüsü…

Ka,
Babillilerin sıvıları ölçmekte kullandıkları bir hacim ölçüsü.

İmeru,
Babillilerin sıvıları ölçmekte kullandıkları,eşek yükü anlamınada gelen hacim ölçüsü birimi.
Babillilerin sıvıları ölçmekte kullandıkları, “eşek yükü” anlamına gelen hacim ölçüsü birimi.

Ka, sözcüğünün diğer anlamı;
Ruh ya da insan ruhu anlamına gelir.
Mısırlılar bir kişinin ruhunun birçok yerinde olduğuna inanıyordu.
Eski Mısır inanışında insan ruhu.

Eski Mısır’da insanoğlunun hayati dayanağı olan üretici güç …

Ka, (soul, spirit).
Eski Mısır’da insanoğlunun hayati dayanağı olan üretici güç.
Eski Mısır inanışında insan ruhu.
Ka, Ruh ya da ruhu(insan) anlamına gelir.

Mısırlılar bir kişinin ruhunun birçok yerinde olduğuna inanıyordu.
Tüm insanlar ve onların ruhlarının parçaları Khnum adlı koç başlı tanrı tarafından çamurdan yapılan bir heykel olarak betimlendi. Bu parçaların her birine ka denirdi.
Yani ruh, insan ruhu, ka.

Kişi öldüğü zaman Ka, cesedi bırakır. Ölümden sonra vücutta yaşayan görünmez bir ikiz kişilik vardı. Ka geri döndüğünde cesedin çürümesinin önlenmesi gerekirdi. Bu inanışla mumyalama başladı. Özellikle ka, ruh ikizi yaşamaktaydı. İnsan için gerekli evdeki ihtiyacı karşılanırdı. Yemek ve içki gibi erzaklar mezar girişinde olurdu. Gökyüzüne ulaşan iki kol, Mısır dilinde ka, insan ruhu için bir işaret olarak anıldı.