Bir yerleşim bölgesinin, aynı şehir, ülke veya kültürden gelen insanların yerleştiği bölümü…

Getto,
Geto,
Fransızca: ghetto,
İngilizce: ghetto.
İtalyana: ghetto.
Bir kentin, herhangi bir azınlık kümesince kendiliğinden yerleşilen kesimi.
Bir yerleşim bölgesinin, aynı şehir, ülke veya kültürden gelen insanların yerleştiği bölümü.
Avrupa ülkelerinde Yahudilerin gönüllü olarak veya zorlanarak yerleştirildikleri ve her türlü gereksinimini başka yere gitmeden karşılayabildikleri mahalle; Yahudi mahallesi.
Özellikle Doğu Avrupa’ da bazı şehirlerde eskiden yahudilerin yaşamaya mecbur tutulduğu semt, mahalle, kapalı bölge; her türlü yahudi meskeni.
Venedik şehrinin yahudi mahallesine İtalyanca verilen ad.

GETTO

Yahudilerin gönüllü olarak ya da zorla yerleştikleri kent dışındaki yer…

Getto,
Geto,

Venedik’ te 1516 yılında oluşturulan, şehrin Yahudilerini içinde yaşamaya zorladıkları bir Yahudi mahallesinin adından Getto terimi gelmektedir.
Avusturya İmparatoru V. Charles ve adar çeşitli yetkililer, XVI. ve XVII. y üzyıllarda Yahudiler için Frankfurt, Roma, Prag ve diğer şehirlerde gettolar oluşturma emri verdiler.

Bir kentin herhangi bir azınlıkça yerleşilen bölümüne genel olarak Getto ya da Geto denir. İbranice kökenli bu sözcük özelde Almanya ve Doğu Avrupa şehirlerinde eskiden Yahudilere ayrılan sonra da Yahudi semtlerine verilen bir addır. Genelde kötü koşulların hakim olduğu bölgeler için kullanılır.

Günümüzde ise özellikle ABD’ de zenci mahallelerinden oluşan getto yerleşim alanı vardır.

II. Dünya Savaşı sırasında gettolar, Almanların kentsel bazen de bölgesel Yahudi nüfusunu bir araya topladıkları ve onları sefil koşullarda yaşamaya zorladıkları, genellikle dışarıya kapalı olan şehir semtleriydi.

Gettolar, Yahudileri Yahudi olmayan nüfustan ve diğer Yahudi topluluklarından ayırarak soyutladılar. Almanlar sadece Alman işgali ve ilhakı altındaki Polonya’ ya ve Sovyetler Birliği’ ne az 1.000 getto kurdu. Alman işgal yetkilileri Polonya’da ilk gettoyu Piotrków Trybunalski’de Ekim 1939 yılında kurdu.

Üç tip getto vardı: kapalı gettolar, açık gettolar ve imha gettoları.

Çocukların oynadıkları bilye, ceviz gibi oyunlarda sahip oldukları sermaye …

Enek,
Çocukların oynadıkları bilye, ceviz gibi oyunlarda sahip oldukları sermaye.
Taş, kemik, cam ya da madenden yapılmış zıpzıp, bilye.
Çocukların oynadığı aşıkların en büyüğü ve en güzeli
Kaydırak, bilye gibi oyunlarda ortaya dikilen kuka ya da para.
Dikdörtgen şeklinde yanyana dizilmiş dört aşık.

Çocukken biriktirilen cicoz, bilyemile, enek, cilli, gülle (Taştan yontularak yapılan), kemik adı ile oynanan camdan, kemikten, taştan, mikadan demirden, kurşundan v.b. malzemelerden yapılan küçük top şeklinde oyun aracına verilen isimlerdir. Bu oyunda kullanılan sermaye adı verilenlere enek denir. Noylan poşet veya torbalarda saklanan ve oyunlarda beğenilen enekler göz bebeği gibi saklanır ve en son oyuna sokulandır.

Cicoz,
Cam veya toprak bilyelerle oynanan bir çocuk oyunu.
Yüzük oyunu.
Bu oyundaki bilyelerin her biri.
Misket, Kemik, Koç, Enek,

Diğer isimleri,
Cille, Cicile, Dobi, Fiske, Babüş, Gülle, Mika, Eneke, Kanarya, Fiske, Cambiş, Ayna,
Misketlerin irisine Gaflik, parlak olanına Cillop, hasarlı olana da Kotor denir.
Misket, (Fr. mousquet), Cam bilyelere verilen addır.
Bomba ve şarapnellerin içinde bulunan kurşun veya demir tanelerin adına da misket denir.
Bilye, Bilya, Gülle, Kemik,
Cicoz, Cilli (Bursa yöresinde),
Mile,
Enek,
Atış yapılan miskete Eldeş kondik, ellik, gaflik(iri), başlık, Eneke-Enek adları verilir.
Çocukların oyuncak olarak kullandığı, genellikle kemik, cam veya demirden yapılan küçük, sert, küre biçimindeki toplara misket, cicoz, enek, bilye, mile denir. Bursa’da cilli olarak adlandırılır.
Bilye İtalyanca: biglia, (bilya okunur),

Misket oyunları;
Klasik Misket, Şap, Çukur, Zehir, Karış (Vuruş), Kafakarış, Cors, Mors (Üçgen), Tumba, Cımbız, Şap, Kuyu, Kaptan oyunu.

Kaynak, http://www.bulmacabul.com/