Bacağın kalça ile dizkapağı arasında kalan bölümü…

Uyluk,
Uyluk kemiği,
Azmı fahız,
Femur, Os Femoris,

İngilizce, thigh-bone, femur.
Fransızca: femur,
Almanca, Oberschenkelbein,

Bacağın kalça ile dizkapağı arasında kalan bölümü.
Uyluğun iskeletini oluşturan kemik.
Latince femur, kasık demektir.

Omurgalı hayvanlarda arka bacakların kalça kemeri ile diz kapağı arasında bulunan uzun bir kemik.
Böcek ve örümceklerde bacak eklemlerinin dipten itibaren üçüncüsü. Femur.
İskelet kemiklerinin en büyüğü ve arka ayakta, kalça kemiğiyle kaval kemiği arasında bulunan kemik, os femoris, femur.

Gögüs kafesini oluşturan kemiklerden her biri…

Eğe,
Kaburga,
Kosta, Costae
(Kaburgalar)
Osmanlıca, dıh.
Latince costa,

İng. rib,
Alm. rippen,
Frn.cate.
Kaburga kemiği,
Gögüs kafesini oluşturan eğri kemiklerden her biri.
Gögüs kafesini oluşturan kemiklerden her biri.
Kaburga, göğüs kemiği ve omurlarla birleşerek göğüs kafesini yapan, sağ ve solda 12 tane olmak üzere toplam 24 tane olan yassı kemiklerin her biri.
Göğüs kafesini oluşturan, arkadan omurgaya, önden de göğüs kemiğine eklenen uzun, yassı ve eğri kemiklerden her birine kaburga denir. Göğüs kafesini oluşturan sağlı sollu 12 çift eğe kemiği vardır. Göğüs kemikleri toplam 25 adettir.
Göğüs kafesi, karın boşluğundan bir diyafram aracılığıyla ayrılır.

Kemiklerden oluşan, eklemlerle bağlanan güçlü destek yapıya iskelet denir. Yetişkin bir insanda büyüklük ve şekil bakımından farklı olan uzun kemikler, kısa kemikler ve yassı kemiklerden oluşan 206 kemikli iskelet meydana gelir. İskeletimiz Kafatası, Omurga, Gögüs kafesi, Kollar ve bacaklardan oluşan dört bölümdür. Omur denilen 33 kısa kemiğin birbirleri üzerinde dizilmesiyle omurgayı oluşmuştur. Kaburga kemikleri ile göğüs kemikleri göğüs kafesini oluşturur. Kafatası beynimizi korur. Akciğerleri ve kalbi koruyan gögüs kafesi nefes alıp vermemize yardımcı olur.

Eğe kelimesinin diğer anlamları;
Maden, tahta ve benzeri malzemelerin pürüzlerini düzeltmek, yontmak, perdahlamak için kullanılan, üzeri pürtüklü, sert, ensiz, çelik araç.
Çakı, bıçak vb. eşyaların ağızlarını keskinletmek için kullanılan bir araç.
Kağnıda kanatları bağlayan tahtalar. (Aksaray -Niğde yöresinde)
Motor ve kayık içinde bulunan bölme tahtaları.
Kayığın iç iskeletini oluşturan ağaçlar.
Kuka ipliğinden boncuk ve pul ile örülen oya.
Kazanda pişirilmiş kaburga yemeği.
Göğüs kafesini oluşturan kemik,
Kısmet, nasip, pay.

Gögüs kafesini oluşturan eğri kemiklerden her biri …

Eğe,
Kaburga,
Kosta, Costae (Kaburgalar)

Osmanlıca, dıh.
Kaburga kemiği,
Gögüs kafesini oluşturan eğri kemiklerden her biri.
Latince costa, İng. rib, Alm. rippen, Frn.câte.

Göğüs kafesini oluşturan, arkadan omurgaya, önden de göğüs kemiğine eklenen uzun, yassı ve eğri kemiklerden her birine verilen ad.
Göğüs kafesini oluşturan, arkadan omurgaya, önden de göğüs kemiğine eklenen uzun, yassı ve eğri kemiklerden her birine, kaburga denir. Göğüs kafesini oluştururlar ve sağlı sollu 12 çifttir. Göğüs kemikleri toplam 25 adettir.
Göğüs kafesi, karın boşluğundan bir diyafram aracılığıyla ayrılır.

Kemiklerden oluşan, eklemlerle bağlanan güçlü destek yapıya iskelet denir. Yetişkin bir insanda büyüklük ve şekil bakımından farklı olan uzun kemikler, kısa kemikler ve yassı kemiklerden oluşan 206 kemikli iskelet meydana gelir. Uzun kemikler kol ve bacaklarda, kısa kemikler omurga, el ve ayaklarda, yassı kemikler kafatası ve göğüs kafesinde bulunur. Boyun ile karın arasında yer alan bedenin üst bölümü gögüs kafesini oluşturur. İskeletimiz Kafatası, Omurga, Gögüs kafesi, Kollar ve bacaklardan oluşan dört bölümdür. Omur denilen 33 kısa kemiğin birbirleri üzerinde dizilmesiyle omurgayı oluşmuştur. Kaburga kemikleri ile göğüs kemikleri göğüs kafesini oluşturur. Akciğerleri ve kalbi koruyan gögüs kafesi nefes alıp vermemize yardımcı olur. Beynimizi koruyan ise kafatasıdır.

Eğe kelimesinin diğer anlamları;
Maden, tahta ve benzeri malzemelerin pürüzlerini düzeltmek, yontmak, perdahlamak için kullanılan, üzeri pürtüklü, sert, ensiz, çelik araç.
Çakı, bıçak vb. eşyaların ağızlarını keskinletmek için kullanılan bir araç.
Kağnıda kanatları bağlayan tahtalar. (Aksaray -Niğde yöresinde)
Motor ve kayık içinde bulunan bölme tahtaları.
Kayığın iç iskeletini oluşturan ağaçlar.
Kuka ipliğinden boncuk ve pul ile örülen oya.
Kazanda pişirilmiş kaburga yemeği.
Göğüs kafesini oluşturan kemik,
Kısmet, nasip, pay.

Tatlı su Levreğine benzeyen bir balık …

platika1Platika,
Platika balığı,
Çaça,
Kilka balığı, (Karadeniz yöresinde).

Tatlı su Levreğine benzeyen bir balık.
Kemikli balıklar (Teleostei) takımınından, levrekgiller (Percidae) familyasından, 15-25 cm. kadar uzunluktadır.
Sırtı zeytin yeşili, Avrupa ve Kuzey Asya’nın akıntılı göl ve ırmaklarında yaşayan bir tür.
Balıklar sınıfından, iskeletleri kıkırdak durumunda kalmayıp kemikleşmiş olan balıklar takımına kemikli balıklar denir.

En çok 25 cm. boyunda olup, geniş tenyanın ikinci arakonakçıları arasında adı geçen levrekgiller türü.

1 2 3