Melih Cevdet Anday’ın filme de aktarılan bir romanı …

Raziye,
Melih Cevdet Anday’ın, sinemaya aktarılan romanı Raziye, Yusuf Kurçenli tarafından sinemaya aktarılmıştır. Senaryo ve yönetmenliği Yusuf Kurçenli tarafından yapılan filminin konusu; Geçmişteki ilişkilerinden kaçan Ali, Akdeniz’ de bir sahil köyünde oturan dayısının yanına gider. Dayısının, evlat edindiğini söylediği gizemli Vedia’ yla tanışır. Vedia’ nın sırf kendi istediği için Ali’ yle birlikte olması ve başka bir şey beklememesi genç adamı şaşırtır. Daha sonra genç kızın başkalarıyla birlikte olduğunu fark eden Ali’ nin, bu gizemli kız hakkında öğreneceği daha çok şey vardır.

Melih Cevdet Anday;
1915 yılında İstanbul’ da doğdu. Ankara Gazi Lisesi’ ni bitirdikten sonra Milli Eğitim Bakanlığı Yayın Müdürlüğünde danışmanlık yaptı. Ankara Kitaplığında memurluk ve gazetecilik görevi yaptı. Akşam ve Cumhuriyet gazetelerinde deneme yazıları yazdı. Şiirleri dışında tercümeleri ve romanları da vardır.

Eserleri;
Yağmurun Altında
Paris Yazıları
Yeni Tanrılar,
Garip
Aylaklar
İsa’nın Güncesi
Ölümsüzlük Ardında Gılgamış.

Koruma aracı…

Eskort,
Fransızca escorte.
İtalyanca, esorte.
Latince, escorte.
Refakat muhribi.
Koruma aracı.
Koruma, muhafız takımı.
Rehber.
Koruma.
Eşlik eden.
Öncü,
Trafikte araçlara eşlik eden öncü araç.
Önemli kişileri yolculukları sırasında varacakları yere ulaştırmak ve korumakla görevli kişilerin bulunduğu araç.
Koruma amacıyla önemli kimselere yolculuk sırasında araçlarıyla eşlik eden takım.

Argo; Para karşılığı erkeklerle birlikte olan ve cinsel ilişkiye giren kadın.
Sosyal ortamlarda eşlik etmesi için kiralanmış prezantabl kişi veya seks işçisi.
Zengin kimselerle para karşılığı sohbet edip vakit geçiren kadın.

Rüşvet …

Orunç,
Eski dilde Urunç.
Rüşvet,
Rüşvet (İng. bribe).
Rişvet (Osmanlıca).
İrtikap,
İrtişa,
Yedirmelik,

8128
Rüşvet, sosyal bir hastalıktır.
Bir işin yasa dışı olarak daha kolay ve çabuk yapılması için o işte görevli kişiye sağlanan aynî veya parasal çıkar.
Yaptırılmak istenen bir işte yasa dışı kolaylık ve çabukluk sağlanması için bir kimseye mal veya para olarak sağlanan çıkar. Rüşvet verenle alan arasında aracılık eden kişiye raiş denir.

Bir Osmanlı atasözü vardır ki çok güzel anlatmıştır aşağıda kişinin irtikap ile alakasını ;

Devlet-i Osmanı Ahalide Terfiyi Temayüz İlim İrfan İle Olmaz,
Ya Olacak Kuvvetli İltimas,
Ya Olacak Madeni Has,
Ya da Olacak Ten ile Temas.

Yiyicilik, rüşvet alma …

isviçre

İrtikap,
İrtikab (Arapça, ارتکاب ), Suç işleme.
Bir işe girişmek.
Kötü bir iş işlemek.
Rüşvet almak gibi çirkin bir şey yapmak.
Bir makamı alet ederek, hakkı olmayan para veya malı hile ile almak.
Rüşvet alma.

Yiyicilik.
Rüşvet (İng. bribe).
Rişvet (Osmanlıca).

Yaptırılmak istenen bir işte yasa dışı kolaylık ve çabukluk sağlanması için bir kimseye mal veya para olarak sağlanan çıkar.
Bir işin yasa dışı olarak daha kolay ve çabuk yapılması için o işte görevli kişiye sağlanan ayni veya parasal çıkar.

Kötü iş yapma, kötülük etme.
Yalan söyleme, hile yapma.

Bir Osmanlı atasözü vardır ki çok güzel anlatmıştır aşağıda kişinin irtikap ile alakasını ;
Devlet-i Osmanı Ahalide Terfiyi Temayüz İlim İrfan İle Olmaz,
Ya Olacak Kuvvetli İltimas,
Ya Olacak Madeni Has,
Ya da Olacak Ten ile Temas.

Zaten Eski Başbakan’larımızdan ve merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal da gerçeği çok güzel ifade etmiştir. “Benim memurum işini bilir” diyerek. Nede olsa serde Osmanlılık var. Hatta o kadar normal ki rüşvetin belgesi olmaz, denir. Türk Ceza Kanunu rüşvet alma ve rüşvet vermeyi suç sayar.