XIX. yüzyılda İran’da kurulan ve on dokuz sayısını kutsal sayan din …

Babilik,
Bahailik.
Farsça, البهائية
XIX. yüzyılda Babilik’ten doğup İran’dan başka Avrupa ve Amerika’da da yayılmış olan bir din.
XIX. yüzyılda, İran’da Ali Muhammed Bab’ın kurduğu dini öğreti.
Irk, din, cinsiyet farkını ortadan kaldırarak bir kardeşlik yaratma iddiasında olan, ibadet, miras, evlenme, boşanma gibi konularda İslamiyet’ten ayrı kendine mahsus kurallara sahip, Babilikten doğmuş ve dünyanın bir çok yerine yayılmış inanç sistemi.

Arapçada görkem ve nur gibi anlamları bulunan Baha (بهاء) sözcüğünden türemiştir.
İranda şii islam anlayışı merkezinde gelişmiştir. Şirazlı mirza ali Muhammed Bab (ö. 1309 / 1892) kurucusu olduğu hareketin arka planında imamiyye şiasının tasavvufi niteliğindeki şeyhlik tarikatı vardır.

Bahailikte dua, namaz ve oruç gibi yasalar vardır. Namaz, bireysel yapılan bir tapınmadır. Toplu namaz yoktur. Kutsal Sayı 19’dur. Buradan oluşan 2-21 Mart tarihleri arasında bir Bahaii ayı süresince oruç tutulur. Dua, namaz, oruç bireyin kendi sorumluğundadır. Temel amacı yaşamı konusunda onu meditasyona yöneltmek, karakterini düzeltmesinde yol göstermektir.

Kocası ölen kadının öncelikle, bazı durumlarda da zorunlu olarak kayınbiraderiyle evlenmesini öngören gelenek ya da yasa…

Levirant,
Levirat.

(Latince) levir (kayınbirader).
Kocası ölen kadının kayınbiraderiyle evlenmesini öngören gelenek ya da yasa.
Kocası ölen kadının öncelikle, bazı durumlarda da zorunlu olarak kayınbiraderiyle evlenmesini öngören gelenek ya da yasa.

Doğu ve Güneydoğu’da, Anadolu’da çok rastlanır. Törelerden kaynaklanan bu evlilik biçimi, namusu başkalarına kaptırmamak veya yeğenlerinin madur ve perişan olmalarını önlemek için aile meclisince alınan kararla ölen kardeşin karısının, bekar olan erkek kardeşle evlendirilmesi veya evli olan erkek kardeşin ikinci eşi yapıldığı evlilik çeşididir.

Leviratın uygulanmasında bir çok etken vardır. Ölen koca eğer geride çocuk bırakmışsa leviratın olması kaçınılmazdır. Çocukların üvey babaya bırakılmaması için aile aldığı kararla amcaya baba görevi verir. Bu daha çok kültürel bir özellik kazanmıştır. Çünkü koca evine giden kadın dönmemelidir ve çocuklarına sahip çıkmalıdır. Bu nedenle bu sorun aile içinde çözülür. Levirat daha çok toplumsal baskından dolayı kabul edilir. Burada ölen kişinin çocuklarına sahip çıkmak toplumca beklenen bir eylemdir. Eğer bu kabul edilmezse kişi toplum tarafından dışlanır. Aynı şey kadın için de geçerlidir. Kadın çocuklarını yabancı birine emanet etmemelidir.

Aile kadını başlık parası vererek almışsa; bu durumda kadının gidişi ekonomik kayıp olarak algılanır. Yani verilen başlık aileye yük olacaktır. Hem evin diğer bireyi için de başlık verilecek ve yeni bir eş alınacaktır. Bu durumu ortadan kaldırmak için yani hem kadının gidişini engellemek hem de yeni bir gelin için başlık ödeme durumunda kalmamak için levirat evliliğine izin verilir.

Katır yavrusu …

Gıncırak,

Halk arasında Eğridir ve köyleri, Isparta Sütçüler ve köyleri civarında verilen isim.
Kısrakla eşeğin çiftleşmesinden doğan katır sıpası.

Katır, (İng. Mule),
Katır, Equus mulus.
Katır kendi başına bir tür olmayıp dişi at ile erkek eşeğin çiftleşmesi sonucu doğan bir hayvandır. Katır eşekten büyük olup, eşekten ve attan daha dayanıklıdır. At ile eşeğin kromozom sayıları farklı olduğundan katırlar genelde kısırdır.
Ancak çok nadir de olsa bazen katırlar yavru doğurabiliyor.

Ülkemizde ve Dünyada eski zamanlardan beri iş hayvanı olarak yetiştirilmekte olan katır hala kırsal kesimde rağbet gören bir iş hayvanıdır. Uzun kulakları eşeğe çekmiştir. Erkek at ile dişi eşek çiftleşirse bardo denilen yine melez bir tür ortaya çıkar. Sadece erkek eşek ile dişi atın çiftleşmesi sonucu doğan yavrulara katır denir. Dış görünüş olarak katır dişi veya erkek görünümünde olabilmektedir.

Bardo,

Katır,(Equus hinnus)
Fr. bardot, İng. hinny,
Aygır ile dişi eşek çiftleşmesinden üretilen hayvan.
Tek-parmaklılar (Perissodactyla) takımının atgiller (Equidae) familyasından bir memeli türü. Aygır ve dişi eşeğin birleşmesinden meydana gelmiş bir melezdir. Erkekleri kısırdır. Bacaklarına oranla iri vücutlu olup kuyruğu çalı gibidir.

Doğurması imkansız olan bir katır doğum yapabilir. Katırların doğurmalarını imkansız kılan kromozom sayılarıdır. Katır, at ve eşek kırması. Atın kromozom sayısı 64, eşeğin 62, katırın ise 63 ve 63 tek sayı olduğu için katırlar üremiyor. Çok nadir rastlanan olay deyimlere bile girmiş. Pek çok ülkede imkansız birşeyi anlatmak için “Eğer katır doğurursa..” deyimi kullanılır. Kayıtlara göre 1527 yılından bu güne yalnızca 60 katır doğurduğu tespit edilmiş. Yöresel olarak katır yavrusuna, Gıncırak ismi verilir.

Cinsiyetçi, cinsiyet ayrımcılığı …

Seksist,
Eng. sexist.
Cinsiyet farkı gözeten.
Cinsiyet ayrımcılığı.
Cinsiyet ayırımcılığı yapan kimse.
Cinsiyetçi.
Bir cinsin üstünlüğünü savunan.
Seksizm savunucusu.
Cinsiyete dayalı ayrımcılık.
Cinsiyet farkı gözeten kimse.
Cinsiyetçilik, erkek veya kadın cinsinin diğerinden üstün olduğunu savunan görüş ve ideolojiye seksizm denir.

Seksizm sadece kadınlar için değil erkekler içinde geçerlidir. Toplumda genel olarak seksist anlayış kadınlar aleyhine egemendir. Toplum içerisinde cinsiyet ayrımcılığı bir şekilde pozitif ayrımcılığı destekleyip eşitliği ortadan kaldırmaktadır. Reklamlarda sadece kadın ve cinselliğin kullanılması bu konunun en güzel örneğidir.

Bir sosyal terim olarak Cinsiyetçilik ilk önce popüler ırkçılığa bir benzetme olarak, kadınlara ilişkin 1960 yılında ortaya çıktı. Cinsiyete dayalı ayrımcılık sorunu ırk ayrımcılığına benzer olduğu düşünülebilir. Yıllar geçmesine rağmen durum değişmiş, cinsiyetçilik sorunu ortadan kalkmamıştır. Bugün cinsiyetçiliğe tepki olarak cinsiyet eşitliği fikri vardır. Bu fikir özünde kadın ve erkek arasındaki farklılıkları inkar etmiyor. Mücadele ve eşitliği teşvik etmesine rağmen seksist hareket devam etmektedir.

Beynin ön lopunda bulunan konuşma yetisi ile alakalı bölgeye verilen ad …

broca
Broca,
Beynin ön lopunda bulunan konuşma yetisi ile alakalı bölgeye verilen ad. Beyinde işitme, görme, vücut duyuları gibi belirgin işlevlerin, beyin kabuğunun özel bölgeleri tarafından işlendiği uzun yıllardan beri bilinmektedir. Beyinin ön tarafında sol yarım küre sınırları içinde bulunan Broca merkezi vardır. Bu bölgedeki bir hasar (lezyon) görüldüğünde söz söyleyiş bozukluğu meydana gelir ki bu bir anlamda anlatış bozukluğudur.

İlk kez Paris Bicetre Hastanesinin genel cerrahı olan Pirre Paul Broca tarafından patolojik incelemeler sonucunda bu bölge keşfedilmiş ve Broca adı verilmiştir.

broca_paul1438r3
Paul Broca (1824-1880 Fransa),
19. yüzyılın ortalarında çocuk ölümleri üzerine incelemeleri ile ünlenen ve beyin cerrahisinin kurulmasında öncü olmuş tıp ve antropolojinin gelişmesinde büyük rol oynamış ünlü bir cerrah, nörolog, antropologdur. Darwin teorilerine yakınlığı nedeniyle katolik din adamları ve polis çevreleri tarafından çalışmalarına karşı çıkılsa da Paris Antropoloji Enstitüsü’nü kurmuş ve Senatörlük payesi ile onurlandırılmıştır.
Beyindeki üç ana bölge şunlardır;
Art beyin (rhombencephalon),
Orta beyin (mesencephalon),
Ön beyin (proencephalon).

İnsan beyninde dil işlevleri için özel alanlar mevcuttur. Konuşma merkezi sol beynin ön (frontal) lobunda, anlama merkezi yan (temporal) lobunda bulunur. Yazma ve okumayla ilgili merkez ise yan üst (parietal) lobdadır. Bu merkezler arasında karşılıklı bağlantılar vardır. Bu bağlantılarla lisan işlevleri birbirleri ile alakalı olarak kullanılır. Çeşitli beyin hastalıklarında bahse konu merkezler ve bağlantılar etkilenir. Bunun sonucu olarak çeşitli dil bozuklukları ortaya çıkar ki, bunlara genel olarak afazi denir. Beyin damar hastalıkları, kafa travmaları ve beyin tümörleri kalıcı ve uzun süreli afazilere neden olabilirler. Afazi hastalıklarının üç türü vardır;

Broca Afazisi
Wernicke Afazisi
Global Afazi

1 2