Gizli…

Nihan,
Mahfi,
Mahrem,
Mestur,
Muzlim,
Hafi,
Kapalı,
Zımni,
Gizli,
Edimsel karşıtı.
Saklı olarak, saklayarak, gizli.
Görünmez, belli olmaz bir durumda olan; mahfi.
Kapalı olarak yapılan veya söylenen, dolayısıyla anlatılan; zımni.
Başkalarından saklanan, duyurulmayan, saklı kalan; hafi, mahrem, mestur, mesture, nihan.
Niteliği anlaşılmayan, bilinmeyen; muzlim.
Kurum içi veya kurumlar arası resmi yazıların gizlilik derecesini bildiren terim.

Bir kişi, bir işletme ya da bir iş hakkında ilgili yerlerden bilgi isteme…

Ranseyman,
İstihbarat,
Arapça: İstihbarat
Bir kişi, bir işletme ya da bir iş hakkında ilgili yerlerden bilgi isteme.
Yeni öğrenilen bilgiler, haberler, duyumlar.
Bilgi toplama, haber alma.
Bir kişi veya işletme ya da bir iş hakkında ilgili yerlerden bilgi istenmesi ve toplanması.

Ticari terim olarak ranseyman; bir kişi veya işletme ya da bir iş hakkında ilgili yerlerden bilgi istenmesi ve toplanması anlamını ifade eder. En geniş uygulama alanı bankalarca kredi açılması sözkonusu olan bir firmanın; mali durumu, karakteri, kendisiyle çalışma imkan ve oranını saptamağa yarayan diğer esaslı bilgilerin güvenilen kaynaklardan da toplanmasıdır. Buna daha çok piyasa istihbaratı veya piyasa araştırması demek yerinde olur.

Aynı şekilde büyük ticarethaneler veya imalatçı işletmeler tarafından acentelik, bayilik için bilgi toplanılması da ranseyman konusuna girer. Bir takım piyasalarda satıcıların diğer satıcılardan veya mevcut müşterilerinden vadeli işlem gerçekleştirecek müşteri adaylarının mali durumları hakkında yaptığı araştırmadır.

Casusluk…

Espiyonaj,
Fransızca espionnage.
İngilizce: espionage.
Casusluk.
Çaşıtlık,
Ajanlık,
Muhbirlik.
Casus olma durumu, çaşıtlık, ajanlık, espiyonaj.

Casusun yaptığı iş, gizlice haber alma işi.
Casus gibi davranma, casusa mahsus hareket, ajanlık.
Casus olma durumu.
Gözetleme, bilgi toplama,
Gıybet etmemek.
Gizlice araştırmak, Yoklamak.

Tecessüs,
Arapça, tecessüs (تجسس).
Eski dilde Araştırma, Merak anlamında bir kelimedir. Arapça cess-cesse kökünden türetilmiş. Casus kelimesi de aynı kökten üretilmiştir.
İnsanların gizli işleri, kusurları ve ayıpları araştırılmaz…
Herkesin günah işleme özgürlüğü vardır. Dokunulmaz.
Belli etmeden kendini ilgilendirmeyen şeyleri öğrenmeye çalışma.
Merakını gidermeye çalışma, görme, anlama merakı.

Beşinci Kol

Bağışıklık sisteminin çok aktif olmasına ve vücudun kendi dokularına saldırıp zarar vermesine yol açan hastalık …

İmmun,
Otoimmun,
Bağışıklık, İmmun.
Hastalıklar bağışıklık sisteminin çok aktif olmasına ve vücudun kendi dokularına saldırıp zarar vermesine neden olur. Bu hastalıklar vücudun asıl düşmanlarla savaşma gücünü düşürerek enfeksiyona sebep olurlar. Otoimmun hastalıklar, bağışıklık sisteminin aşırı duyarlılığı sonucu vücudun kendi dokularına saldırması ile ortaya çıkan hastalık grubudur. Son yıllarda görülme sıklığındaki artışın sebebi tam olarak açıklanamasa da ağır metal yükü, toksik maddeler ve elektromanyetik maruziyetin artması gibi çevresel faktörler ve beslenme alışkanlığındaki büyük değişimler bu hastalıkların sebebi olarak gösterilmektedir.

İmmünite, Bağışıklık; Bütün çok hücreli canlılar kendilerini hastalık oluşturabilecek zararlı mikroorganizmalara karşı korumaya çalışırlar. Bağışıklık ya da immünite, vücuda yabancı ve zarar verebilecek bakteri, virüs, mantar, protein ve benzeri her türlü hastalık oluşturabilecek ajana karşı organizmanın verdiği reaksiyonu ve yanıtı tanımlayan genel bir terimdir. Bağışıklık sistemi vücudu mikroplara karşı savunan doku ve organlardan meydana gelir. Bu sistemin yapı taşı olan ve lökosit olarak adlandırılan hücrelerin görevidir. Bu hücreler gerek mikroplara saldırarak gerekse onlara karşı bazı toksik maddeler üreterek mücadele eder. Bu nedenle lökositlerin sayısında ya da işlevlerinde eksiklik olması, bağışıklık yetmezlikleri olarak adlandırılan hastalıkların ortaya çıkmasına neden olur. Çocukluk yaşta tanı koyulan bağışıklık yetmezliklerinin birçoğu kalıtsal nedenlerle ortaya çıkar. Erişkinlerde ise çevresel faktörlerin etkisi daha belirgindir. Tekrarlayan enfeksiyonlar bu hastalıkların en karakteristik özelliğidir. İlaç tedavilerine direnç gösterir ve genellikle uzun süre antibiyotik kullanımı gerektirir.

1 2