İnsan şeklinde meyveleri olduğuna inanılan efsane ağaç …
Vakvak Ağacı,
Ortaçağ Anadolu Türk mimarisinde kıvrım dal ve yapraklara eklenen insan veya hayvan başları ya da figürlerinden oluşan bir grup bezeme, bazı araştırmacılarca Şamanizm, eski Türk dini, on iki hayvanlı takvim, burç hayvanları veya Türk mitolojisinde yer alan hayvanlarla ilişkilendirilerek açıklanır. Ortaçağ Anadolu Türk sanatında 13. yüzyılın ortalarından itibaren yaygınlaşan bu bezemeler, Şamanizm, burç veya takvim hayvanlarıyla ilişkili olmayıp Vakvak adı verilen bir ağacın üsluplaştırılarak mimari bezemeye aktarılan örnekleridir.
Hint Okyanusu’ ndaki adalardan biri olduğuna inanılan Vakvak Adası’ nda yetişen ve bulunduğu adaya adını da veren Vakvak Ağacı, dallarının uçları veya meyveleri insan ya da hayvan şeklinde olan ve vak vak şeklinde ses çıkaran efsanevi bir ağaçtır.
Vakvak Ağacı’ndan gelişen ve mimari bezeme dışında kitap, seramik, maden, cam, ahşap, kumaş ve halı gibi diğer sanat dallarında da yaygın olarak kullanılan bu bezeme türünün bir üslup olduğu 16. yüzyıla ait bir kaynak tarafından da doğrulanır. Bu nedenle kıvrım dal ve yapraklara eklenen insan veya hayvan başları ya da figürlerden oluşan bu bezemeleri, Şamanizm, burç veya takvim hayvanlarıyla ilişkilendirilmek yerine bir bezeme üslubu olarak değerlendirilmek gerekir.
İslam Mitolojisi’ ne göre cehennemde bulunan, meyveleri insan kafası olan efsanevi bir ağaçtan adını alan “Vakvak Ağacı” aynı zamanda tarihsel bir olaya ismini vermiştir. 1656 yılında Sultanahmet’ te bulunan çınar ağacına o kadar çok adam asılmış ki bu ağaca ‘şecere-i vakvak’, insanların bu ağaca asılmasıyla oluşan olaya da ‘vaka-i vakvakiye’ denmiştir.
Kaynak; Yesevi Universitesinin yayınlarından alıntıdır.