Tıp dilinde can çekişmeye verilen ad…

Agoni, (İng. agony).

Can çekişme.

Şiddetli ağrı, eziyet, acı, ızdırap veya etkilenme.

İleri derecede acı, ağrı, keder, bitkinlik verici ızdırap, ölüm durumunda veya ölüm öncesi dönemde olma, agoni.

Ölüm öncesinde vücut işlevlerinin bozulduğu, özellikle solunum ve dolaşım sistemlerinde problemlerin ortaya çıktığı, kas tonusuyla reflekslerde azalmanın meydana geldiği geri dönüşümsüz dönem, agoni.

Nükleer patlama benzeri olaylarda ölen kişiler dışında her ölümde uzun ya da kısa süren bir Agoni dönemi mevcuttur. Agoni sözcüğü, mücadele etme ve savaşma anlamındadır. Ölüme karşı direnişi ifade eder. Yaşam ile ölüm arasında canlılığın son dönemidir. Birdenbire inhibisyon veya şiddetli travma sonucu ölümlerde canlılık hemen sona erdiğinden agoni dönemi çok kısadır. Hatta bu dönem hiç izlenmeyebilir. Bazı ölümlerde birkaç dakika veya birkaç saat sürer. Kronik hastalıklara bağlı ölümlerde ise agoni dönemi günlerce sürebilir.

Agoniye girmiş kişilerde patolojik, travmatik, toksik veya fonksiyonel nedenlerle artık geriye dönüşü olmayan işlev bozuklukları, düzensizlik ve yetersizlik söz konusudur. Zaman zaman görülen iyilik durumları olsa dahi ölüm kaçınılmazdır. Bilinç ve diğer duyular bazı vakalarda hayatın sonlandığı ana kadar açıktır. Çoğunlukla agoniye giren kişilerde hareketsizlik, sessizlik vardır. Kişi vücudunu kaldırma ve çevirme gücünü bulamaz. Vücutta bir takım gayri iradi hareketler izlenir. Göz kapakları titrer ve parmaklarda para sayar gibi hareketler olur (karfoloji), birden bire kalkar doğrulur, ataklar yapar, kolunu ve ayağını fırlatır. Uyarıları duysa, anlasa ve hissetse bile net bir cevap veremez. Bazen bir şeyler söylemek ister. Dudak hareketleri gözlenir. Ses hırıltılıdır ve çoğu zaman ne dediği anlaşılmaz. Ağızda yutma güçlüğü nedeniyle tükürük birikir. Gözler sabittir. Kas tonusu azlığı nedeniyle yüz ifadesi değişir. Yüzde iri taneli ter damlacıkları bulunabilir. Nabız kesintili ve düzensizdir. Çene yarı açık, bakışlar sabit göz kapakları yarı kapalıdır. Yavaş yavaş yüz ve dudaklar sararıp solar. El ve ayaklar soğumaya başlar. Kişi öleceğini bilir ve anlar. Bu durumda bazı hukuki işlemlerde bulunmak ister. Bu gibi durumlarda hukuki isteklerin geçerli olabilmesi için hekimler tarafından kişinin bilinçli olduğunun tespiti şarttır. Eğer bilinç açık ise ölecek kişinin son istekleri yapılır ve hukuken geçerlidir. Agoni esnasında duyulardan ilk önce görme duyusu kaybolur. Daha sonra diğer duyular yavaş yavaş kaybedilir. Agonin son safhasında bazen bu haller birden kaybolur. Kişinin adeta iyleştiği ve hayata döndüğü zannedilir. Bu hal tükenmek üzere olan canlılığın son dönemidir. Halk arasında bu hale “ölüm iyiliği” denir ve bu dönemden hemen sonra kişi ölür.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.